Kalp, kanın vücutta dolaşımını sağlayan hayati bir organdır. Günde yaklaşık 100 bin kez atarak, yılda 40 milyon, insan ömrü boyunca ise yaklaşık 2,5 milyar kez atar. Bu süreçte yaklaşık 8 ton kanı vücuda pompalar. Kalp, vücut hücrelerine oksijen ve besin maddeleri taşır, atık ürünleri uzaklaştırır ve vücut sıcaklığını düzenler.

Karaciğer, proteinlerin yapımı ve depolanması, şekerin depolanması ve kandaki şeker oranının ayarlanması gibi önemli görevler üstlenir. Ayrıca, vücutta bulunan toksik ve zararlı maddelerin nötralize edilmesi ve depolanmış yağların kullanılması gibi kritik işlevleri vardır. Kanın pıhtılaşması için gerekli olan maddeleri üretir ve safra salgılar. Safra, sindirime yardımcı olur ve günde yaklaşık 1 litre safra salgılar. Karaciğer aynı zamanda vücut ısısını düzenler, su ve vitaminlerin oluşumunu sağlar ve hormonların görevlerini etkiler.

Akciğer, göğüs boşluğu içinde yer alır ve solunum yapmaya yarar. Ana görevi, atmosferde bulunan oksijeni kan dolaşımına iletmek ve kan dolaşımındaki karbondioksiti atmosfere çıkarmaktır.

Dalak, karın boşluğunun solunda, midenin arkasında yer alır. Eski kırmızı kan hücrelerini yok eder ve gerektiğinde yeni kırmızı kan hücreleri üretir. Ayrıca bağışıklık sistemi için önemli olan beyaz kan hücrelerini üretir ve depolar.

İnce bağırsak, besinlerin sindirimi ve emilimi, su ve tuz emilimi ve elektrolit ile su salgılanması gibi görevler üstlenir. Besin maddelerinin büyük bir kısmı burada emilir.

Kalın bağırsakta kimyasal veya mekanik sindirim yapılmaz. İnce bağırsakta sindirilemeyen atıklar buraya taşınır. Su ve mineraller gibi yararlı maddeler emilerek kana aktarılır. Arta kalan maddeler rektuma gelir ve anüsten dışarı atılır.

Mide, yemek borusu ile bağırsaklar arasında yer alır ve yiyeceklerin kimyasal ve fiziksel olarak parçalandığı kısımdır. Mide, kendi asidinden kendini korumak için yapışkan, alkalen bazik bir mukus üretir.

Böbrek, omurgalılarda fasulye biçiminde bulunan boşaltım organıdır. Proteinlerin parçalanması sonucu oluşan üre gibi zararlı maddeleri vücuttan uzaklaştırır. Ayrıca vücudun sıvı, mineral ve asit-baz dengesini düzenler.

Pankreas, salgılarıyla sindirim fonksiyonuna yardımcı olur ve kan şekerini düzenler. Karın boşluğunun üst kısmında ve bel omurlarının önünde yer alır.

Yemek borusu, ağızdan alınan gıdaların mideye geçişini sağlayan tüp şeklinde bir organdır. İçten dışa doğru örtü epiteli, düz kas ve bağ dokudan oluşur. Besinler yemek borusundan geçerken peristaltik hareketler meydana gelir. Yemek borusunda sindirim gerçekleşmez.

Apandis, bademciklerin ve lenf düğümlerinin görevine benzer şekilde, kalın bağırsakta yer alan mikropları yok ederek hastalık oluşumunu engellemeye çalışır.

Safra kesesi, karaciğerden salgılanan safranın depolandığı ve yoğunlaştığı, karaciğerin alt bölgesinde yer alan torba biçiminde bir organdır. Safrayı depolar ve gerekli aralıklarla on iki parmak bağırsağına salgılar. Yemek yendiğinde safra kesesi kasılır ve konsantre safra ince bağırsağa akar, sindirime yardımcı olur.

Soluk borusu ya da trakea, vücutta solunan havanın geçtiği boru biçiminde bir organdır. Bu boru, havayı ciğerlere iletir. Omurgalılarda trakea, havanın boğazdan akciğerlere geçişini sağlarken, omurgasızlarda dışarıdaki havayı doğrudan iç dokulara ulaştırır.